surbased ne demek?
- Alçak kemer
alçak
- Yerden uzaklığı az olan, yüksek karşıtı.
- Aşağı olan, yüksek olmayan (yer)
- Kısa (boy).
- Bile bile en kötü, en ahlaksızca davranışlarda bulunan, aşağılık, soysuz, namert, rezil, hain.
- Mec. Deni, sefil.
- Hafif çıkan ses.
Short.
Vile.
Cowardly.
Base.
surbase
- Temel üzerine yapılan pervaz
sur
- Kale duvarı.
- Uğur, alın yazısı, talih.
- Üflendiğinde güçlü ses çıkaran boynuz biçiminde boru.
- Bk. kocaduvar
- Bk. kale bedeni
- Herbir lifte iki renk modeli bulunan lif rengi.
- Bir şehri kuşatan yüksekçe kale duvarı. Yüksek duvar. Kale. Hisar.
- (C.: Es'ar) Yiyecek, içecek artığı. (Osmanlıca'da yazılışı: su'r)
Rampart.
Wall.