suffusion ne demek?
- Yayılma, yayma
- Kızarma, kızartı
- Gizlenme, saklanma
- Difüzyon
- Bkz. sufüzyon
sufüzyon
- Damar dışına kan sızması durumu
- Aşırı dağılma veya yayılma
- Kan boşalması
- Cildin kızarması
Suffusion
suffuse
- Kaplamak, bürümek
- Kaplamak
- Etrafa yayılmak
- Boya vermek, renk vermek
- Üzerine yayılmak
suffumigate
- Aşağıdan tütsülemek
