righteousness ne demek?
- Dürüstlük, doğruluk, doğruculuk
righteous
- Dürüst, adil, doğru, doğrucu, hak tanır
- Dürüst, erdemli, doğru
- Adil, adalete uygun olan
righteous among the nations
- Uluslararası haktanırlar, Soykırım esnasında Yahudiler'in hayatlarını kurtaran Yahudi olmayanlar