orijinal ne demek?

Kökeni: Fransızca

  1. Özgün

    Teslim, bu orijinal isimli kadın, dayımın emektar aşçısıdır.

    R. H. Karay

    Zira ki biz, orijinal mevzulara teması şiar edinmişiz.

    N. Hikmet
  2. Fabrikası tarafından yapılmış olan, taklit olmayan (araç ve gereç).
  3. Otantik.
  4. Alışılagelenden daha değişik, şaşırtıcı nitelikte olan

    Ankara ikliminin en orijinal tarafını ısıda buluruz.

    F. R. Atay
  5. Bk. özgün evirim
  6. Fr. Bir şeyin aslı.
  7. Tuhaf, garib hali olan.
  8. (en)Original.
  9. (en)Inventive.
  10. (en)Prototype.
  11. (en)Authentic.
  12. (en)Unusual.
  13. (en)Different.
  14. (en)Institutional copy.

özgün

  1. Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan, orijinal
  2. Bir buluş sonucu olan, nitelikleri bakımından benzerlerinden ayrı ve üstün olan.
  3. Çeviri olmayan, asıl olan (metin).
  4. (en)Original.
  5. (en)Individual.
  6. (en)Distinctive.
  7. (en)Unique.
  8. (en)Genuine.
  9. (en)Characteristic.
  10. (en)Inventive.

özgün evirim

  1. Yabancı bir filmin başka bir dilde sözlendirilmemiş eşlemi; çevrildiği dildeki eşlemi. Sözlendirilmiş evirimin karşıtı.
  2. (en)Original version.
  3. (fr)Version originale

orijinal eser

  1. Bk. özgün yapıt

orijinal fatura

  1. Bk. kesin fatura
  2. Bk. özgün satımca

Türetilmiş Kelimeler (bis)

orijinal eserorijinal faturaorijinal ilaçorijinal kimseorijinal konyağınız var mıorijinal kopyaorijinal negatiforijinal nüshaorijinal olarakorijinal olmayanorijin
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın