mütekait ne demek?
- EmekliOnu komşularından bir mütekait askerî doktor tedavi ediyor. R. N. Güntekin
 Retired on a pension. Retired on a pension.
 Pensioner. Pensioner.
emekli
- Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli.
- Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan (kimse)
 Retired. Retired.
 Retiring. Retiring.
 Superannuated. Superannuated.
 Pensioner. Pensioner.
 Old age pensioner. Old age pensioner.
 Pensioned. Pensioned.
 Pensionary. Pensionary.
 Supperannuated. Supperannuated.
mütekaid
- Tekaüd olan. Emekli.
mütekaidın
- (Mütekaid. C.) Emekliler, emekliye ayrılmış olanlar. (Osmanlıca'da yazılışı: mütekaidîn)
