lead sb astray ne demek?
- Ayartmak
ayartmak
- Baştan çıkarmak, doğru yoldan saptırmak.
- Kandırmak.
- Birini, çalıştığı yerden ayırıp başkasının yanında çalışmaya kandırmak.
Allude.
Debauch.
Entice.
Lure.
Pervert.
Seduce.
Tempt.
lead
- Başında olmak, öncülük etmek, önde gitmek, önderlik etmek
- Sürdürmek, sürmek
- Akımtaşır
- Yol göstermek, rehberlik etmek
- Yönetmek, yönlendirmek, etkilemek, başı olmak, , açmak (kartlarını), götürmek
- Başlatmak
- Rehberlik, kılavuzluk, önde bulunma
- Kalem kurşunu, grafit
- Saçma
- Satırlar arasını açmak için kullanılan ince kurşun cetvel, anterlin
lead a cat and dog life
- Kedi köpek gibi zıt olmak, geçinememek
- Kedi-köpek gibi zıt olmak, geçinememek
sb
- Bk. sanal bellek
- Bk. saniye başına ikil
(also: Sb) antimony, metalloid element, element which is both metallic and nonmetallic.
- Antimon.
astray
- Yanlış yol tutmuş
- Sapıtmış, sapmış
- Yanlış yola sapmış
- Baştan çıkmış
- Yolundan çıkmış
- Yanlış yere gitmek
- Kötü yola düşmüş
Türetilmiş Kelimeler (bis)
leadlead a cat and dog lifelead a dogs lifelead a double lifelead a hand to mouth existencelead a happy lifelead a lifelead a life of pleasurelead a miserable existencelead a person up the garden pathlealeachleach toleachableleachersbsb like thatsb of meritsb who attainssb who dislikes delaysb who feigns reluctancesb who is mourningsb who makes stalesb who wants sthsbcss esS 2 propilpiperidinS A düğümS adenozil homosistein