koruyucu ne demek?

1. Koruyan kimse, muhafız.
2. Asalağı dış ortamda yok eden, onun konakçıya ulaşmasına engel olan (ilaç veya işlem).
3. Koruma işini yapan, gözetici, kollayıcı, bakıcı, hami.
4. Asalağı dış ortamda yok eden ya da onun konakçıya ulaşmasına engel olan ilâç veya işlem.
5. Gıdaların bozulmasını önleyerek raf ömürlerinin uzamasını sağlayan madde, konservatif, protektif.
6. Bkz. profilaktik
7. Safeguard.
8. Life-saver.
9. Conservator.
10. Keeper.
11. Patron.
12. Sentinel.
13. Umbrella.
14. Warden.
15. Bodyguard.
16. Cover.
17. Defensive.
18. Guard.
19. Protection.
20. Shield.
21. Defender.
22. Preveutive.
23. Preventative.
24. Body guard.
25. Bulwark.
26. Countenancer.
27. Patronizer.
28. Prohibitive.
29. Protectress.
30. Conservative.
31. Protective.
32. Protecting.
33. Safety.
34. Preventive.
35. Preservative.
36. Guarding.
37. Contraceptive.
38. Prophylactic.
39. Tutelar.
40. Tutelary.
41. Protector.
42. Preserver.
43. Guardian.
44. Vorbeugend
45. Prophylactique
46. Prophylactica

profilaktik

1. Hastalığı önleyici, koruyucu.
2. Hastalıktan koruyucu, hastalığı önleyen veya balığı hastalıktan koruyan ilaç.
3. Prophylactic.

koruyucu aile

1. Bırakılmış ya da öksüz kalmış bir çocuğun bakımını yasaya uygun bir biçimde üzerine alan aile.
2. Foster family.

koruyucu ana baba benlik

1. karşısındaki kişiyi kaç yaşında ve toplumsal konumu ne olursa olsun onu korumaya, kollamaya yönelen benlik.

Türetilmiş Kelimeler (bis)