kelime kökü bilgisi ne demek?
Etymology
etymology
- İştikak
- Köktenbilim, dilin köklerini araştıran bilim
- Etimoloji, kelimelerde asıl şekil
- Türeme
- Türem, iştikak ilmi
- Kelime kökü bilgisi
kelime
- Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük
- (bkz. kelim)
- Gr: Manası olan en küçük söz veya cümlenin yapısını teşkil eden unsurlardan birisidir. Kelime, isim, fiil ve harf olmak üzere dilbilgisinde üç kısma ayrılmıştır. "Bir tek söze" kelime denir.
Wordy.
Word.
Vocable.
kelime anlamı
Word meaning
kök
- Bitkileri toprağa bağlayan ve onların, topraktaki besi maddelerini emmesine yarayan klorofilsiz bölüm.
- Süsende olduğu gibi yer üstüne sap çıkaran çok yıllık yer altı gövdesi.
- Bazı şeylerde dip bölüm.
- Köküyle ve sapıyla çıkarılan bitkilerde tane.
- Dip, temel, esas
- Kaynak, köken
- Bir kimseyi bir yere bağlayan manevi temel güçlerin bütünü.
- Kelimenin her türlü ekler çıkarıldıktan sonra kalan anlamlı bölümü: Yaptırmak kelimesinde kök, yap- bölümüdür.
- Sazı kurmaya yarayan burgu, kulak.
- Sap.
bilgi
- İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü, bili, malumat.
- Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek, malumat, vukuf
- İnsan zekâsının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünce ürünü, malumat, vukuf.
- Genel olarak ve ilk sezi durumunda zihnin kavradığı temel düşünceler, malumat.
- Bilim.
- Kurallardan yararlanarak kişinin veriye yönelttiği anlam.
- Bireylerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba sarfederek elde ettiği olgular.
- Bireylerin herhangi bir çaba sarfetmeksizin ulaştığı dışardan verilen olgular.
- Doğanın nesne ve olayları üzerinde kuramsal ya da görgül yoldan öğrenilen şey.
- Renkli televizyonda, parlaklık ve renkliliği belirleyen radyoelektrik imlerin nitel etkeni.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kelimekelime anlamıkelime başına ücreti ne kadarkelime bilgisikelime bilimikelime cambazıkelime cambazlığıkelime coğrafyasıkelime dağarcığıkelime dağarcığı geniş olmakelimkelimatkelimatı nahviyekelimatı takdiriyyekelimdestkökü aynı olankökü aynı olan sözcükkökü kazınamazkökü kazınmakkökü yenen sebzelerköküçkökünden çıkarmakkökünden halletmekkökünden sökmekköküne kibrit suyukökkök açınığı veya köksel açınıkkök almakök anlamkök aoristi