kanaatkar ne demek?

  1. Azla yetinen, elindeki ile yetinen, kanık, kanaatli, yetingen.

    Ama üçüncü bekçi, onlara nazaran daha genç ve daha az kanaatkâr olan, yapılan haksızlığı sineye çekemedi.

    E. Şafak
  2. Kanaat sahibi. Kanaat edip az şeyle iktifa eden. (Osmanlıca'da yazılışı: kanaatkâr)
  3. Azla yetinen, kanık, yetingen.
  4. (en)Contented, abstemious, abstinent, frugal, thrifty.

kanaatkarane

  1. Kanaat sahibi bir kimseye yakışır tarzda. (Osmanlıca'da yazılışı: kanaatkârane)

kanaatkarlık

  1. Azla yetinme durumu, kanıklık, yetingenlik.
  2. Azla yetinme durumu, kanıklık, yetingenlik.
  3. (en)Frugality.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kanaatkaranekanaatkarlıkkanaatkanaat derecesikanaat etmekkanaat getirmekkanaat iklimi
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın