kırık tahtası ile bağlamak ne demek?
Splint.
kırık
- Kırılmış olan
- Melez.
- Tam nota göre düşük olan (not).
- Kırılmış bir şeyden ayrılan parça.
- Kemiğin bir etki ile kırılması.
- Bir şeyin kırılan yeri.
- Kırıntı.
- Tavla oyununda oyun dışı bırakılan pul.
- Kadının veya erkeğin yasalara ve törelere aykırı olarak ilişki kurduğu erkek veya kadın.
- Fay.
kırık atımı
- Bir kırıkta, yer değiştiren iki nokta arasındaki en kısa uzaklık.
Net slip.
Wahre Schublâne Bruch
Rejet net, déplacement vertical
tahta
- Düz, enlice, uzun ve az kalın biçilmiş ağaç.
- Bu ağaçtan yapılmış
- Bu malzemeden oluşmuş yüzey, döşeme
- Sebze bahçelerinde ayrılan küçük yer.
- Kara tahta.
- Bk. ağaç
- Uzunluğu 2-5 m., genişliği 10-30 cm., kalınlığı 1-10 cm. arasında değişen kereste.
- Bk. tahta
Blackboard.
Wooden.
ile
- Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, sebep veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz
- Bazı soyut isimlere getirildiğinde durum bildiren zarflar oluşturan bir söz.
- Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz.
By means of.
Hereby.
Upon.
With.
Together with.
Withal.
Plus.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kırıkkırık atımıkırık aynasıkırık ayrığıkırık bezelyekırık bilimikırık çizgikırık çizgisikırık çoğulkırık dişkırıcıkırıcı bir şekildekırıcı eleştirikırıcı konuşmakkırıcı merdanetahtası eksiktahtası yumuşak ağaçlartahtasenktahtatahta amyanttahta antika eşyatahta askıtahta attahttaht ı kutbi iklimtaht ı medaritaht ı medari iklimtaht ı medari yüksek basınç