kör nokta ne demek?
- Kör alan.
- Gözün ağ tabakasının (retina) art duvarında görme sinirlerinin girdiği, çanak ve koni hücrelerinin bulunmadığı nokta.
Optic disk.
Blind spot.
Tache avengle
Punctum caecum, punctum: nokta; caecus: kör
kör
- Görme engelli
- Keskinliği yeterli olmayan.
- Az aydınlık veren
- Kötü
- Arkası tıkalı olan veya işlek olmayan.
- Olguları sezme ve kavrama yetisi, dikkati olmayan.
- Duyarlığını yitirmiş
- Bk. sürme.
- Kör bıçak işe yaramaz ama insanın elini keser; iş bilmeyen kadın da çok konuşmaktan başka bir şey yapmaz.
- Hiç görmeyen ya da bütün düzeltmelere karşın iki gözündeki görme gücü, onda birden aşağı olan, bu nedenle eğitim ve öğretim etkinliklerinde görme gücünden yararlanamayan kimse.
kör nefes
Blackdamp, choke damp.
kör nişancı
- Hedefi rastlantı ile vuran kimse.
nokta
- Çok küçük boyutlarda işaret, benek.
- Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret.
- Yer
- Konu, konu ile ilgili önemli bölüm
- Nöbetçi bulunan yer.
- Nöbetçi, gözcü, bekçi
- Sınır, derece, radde.
- Cümlenin bittiğini anlatmak için sonuna konulan, küçük benek biçimindeki noktalama işareti (.).
- Uzambilgisinde tanımsız öğelerden biri.
- Belirli bir uzayın koyutlarını gerçekleyen öğelerden her biri.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kör nefeskör nişancıkör nişancılıkkör ağkör ağaçkör alankör allaha nasıl bakarsa allah da köre öyle bakarkör bacakörkör bağırsakkör bağırsak genişlemesi ve dönmesikör bağırsak yangısıkör boğazköbürgeköçeköçekköçek havasıköçekçenoktanokta apartmannokta atışınokta bagnokta boyutunokta çarpımınokta çizginokta dezmozomunokta düzenlenokta düzenlemeden çıknoktnokardiyanokardiyazisNokardiyoznokardiyozisnoknock