imposing presence ne demek?

  1. Görkemli varlık, azametli duruşŸ, çekici varlık

imposing

  1. Heybetli, muhteşem
  2. Azametli, etkileyici

imposing a curfew

  1. Sokağa çıkma yasağı uygulama
  2. Tüm iş yerlerinin belli bir saatte kapanmasını ve tüm vatandaşların evlerinde kalmalarını gerektiren düzenlemeler getirme

presence

  1. Protokol görevlileri
  2. Yüksek frekansları düzenleyerek sesin canlılığını denetleyen bir çeşit frekans düzenleyici devre.
  3. Huzur, hazır bulunma
  4. Duruş, tavır, yapı
  5. Hayal, görüntü
  6. Varlık, varoluş

Türetilmiş Kelimeler (bis)

imposingimposing a curfewimposing a heavier tax burdenimposing appearanceimposing closureimposing outimposing sanctionsimposinglyimposibiliteimposiblimposibleimposeimpose a blockadeimpose closureimpose conditionsimpose curfewpresencepresence chamberpresence of mindpresenilpresenil demanspresepreselarpreselect topreselected choicepreselectionprespres edilmis mayapres makinesipres suyupres taktiği
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın