imposing presence ne demek?
- Görkemli varlık, azametli duruş, çekici varlık
imposing
- Heybetli, muhteşem
- Azametli, etkileyici
imposing a curfew
- Sokağa çıkma yasağı uygulama
- Tüm iş yerlerinin belli bir saatte kapanmasını ve tüm vatandaşların evlerinde kalmalarını gerektiren düzenlemeler getirme
presence
- Protokol görevlileri
- Yüksek frekansları düzenleyerek sesin canlılığını denetleyen bir çeşit frekans düzenleyici devre.
- Huzur, hazır bulunma
- Duruş, tavır, yapı
- Hayal, görüntü
- Varlık, varoluş
Türetilmiş Kelimeler (bis)
imposingimposing a curfewimposing a heavier tax burdenimposing appearanceimposing closureimposing outimposing sanctionsimposinglyimposibiliteimposiblimposibleimposeimpose a blockadeimpose closureimpose conditionsimpose curfewpresencepresence chamberpresence of mindpresenilpresenil demanspresepreselarpreselect topreselected choicepreselectionprespres edilmis mayapres makinesipres suyupres taktiği