hoşuna gitmek ne demek?
Like, enjoy, take pleasure, delight, appeal, humor, humour [Brit.], please, suit, take with.
hoşuna gitmemek
Displease.
hoşur
- Değersiz, kaba, bayağı.
- Şişman, dolgun (kadın)
gitmek
- Bir yere doğru yönelmek
- Bir yerden veya bir işten ayrılmak.
- Çıkmak, ulaşmak.
- Belli bir amaçla bir yere devam etmek veya bir işle uğraşmak.
- Sürmek, devam etmek
- Yakışmak, yaraşmak.
- Tüketilmek, harcanmak
- Götürülmek, gönderilmek.
Take one's way.
Go away.