hoş ne demek?

  1. Beğenilen, duyguları okşayan, zevk veren.

    Gelmiş o yaylanın baharı / Öter bülbüller hoştur avazı

    Aşık Veysel
  2. Bununla birlikte

    Hoş, benim de evlenmeye pek niyetim yok ya.

    H. E. Adıvar
  3. Beğenilen, duyguları okşayan bir biçimde.
  4. İyi, güzel.
  5. (en)Delectable.
  6. (en)Delicious.
  7. (en)Delightful.
  8. (en)Desirable.
  9. (en)Elegant.
  10. (en)Fragrant.
  11. (en)Hand.
  12. (en)Appealing.
  13. (en)Attractive.
  14. (en)Comely.
  15. (en)Cute.
  16. (en)Decent.
  17. (en)Dulcet.
  18. (en)Genial.
  19. (en)Goody.
  20. (en)Gorgeous.
  21. (en)Graceful.
  22. (en)Gracious.
  23. (en)Grand.
  24. (en)Handsome.
  25. (en)Mellow.
  26. (en)Melodic.
  27. (en)Musical.
  28. (en)Nicety.
  29. (en)Palatable.
  30. (en)Piquant.
  31. (en)Pleasing.
  32. (en)Pleasurable.
  33. (en)Prepossessing.
  34. (en)Refreshing.
  35. (en)Savoury.
  36. (en)Stunning.
  37. (en)Sugary.
  38. (en)Winsome.
  39. (en)For that matter.
  40. (en)Amiable.
  41. (en)Amusing.
  42. (en)Cosy.
  43. (en)Cozy.
  44. (en)Cuddly.
  45. (en)Darling.
  46. (en)Enchanting.
  47. (en)Engaging.
  48. (en)Entertaining.
  49. (en)Good.
  50. (en)Grateful.
  51. (en)Honeyed.
  52. (en)Likable likeable.
  53. (en)Pleasurabl.
  54. (en)Nice.
  55. (en)Pleasant.
  56. (en)Likeable.
  57. (en)Likable.
  58. (en)Agreeable.
  59. (en)Beautiful.
  60. (en)Fine.
  61. (en)Lovely.
  62. (en)Pretty.
  63. (en)Smooth.
  64. (en)Enjoyable.
  65. (en)Sweet.
  66. (en)Charming.
  67. (en)Affable.
  68. (en)Bonny.
  69. (en)Canny.
  70. (en)Clean-cut.
  71. (en)Congenial.
  72. (en)Debonair.
  73. (en)Debonaire.

hoş beş

  1. - ho?be?

hoş bir şekilde

  1. (en)Nicely, agreeably, sweetly.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

hoş beşhoş bir şekildehoş buldukhoş geldinizhoş görmekhoş görünenhoş görünüşlühoş karşılamahoş karşılamakhoş karşılamama
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın