hülya ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. Tatlı düş, hayal.

    Talihin kırkyılda bir karşıma çıkardığı saadet hülyasını tehlikede buldum.

    H. E. Adıvar
  2. Bir kadın adı.
  3. Kuruntu.
  4. Bkz. hulya
  5. (en)Reverie.
  6. (en)Delusion.
  7. (en)Illusion.
  8. (en)Pleasant daydream.

tatlı

  1. Şeker tadında olan.
  2. Acı olmayan, içilebilen, yenilebilen.
  3. Şekerle veya şekerli şeylerle yapılan yiyecek.
  4. Sinirlendirmeden, hoşa gidecek bir biçimde, tatlılıkla.
  5. İnsanı çeken, göze, kulağa hoş gelen, rahatlatan, dinlendiren, sevindiren
  6. Lezzetli.
  7. Hoşa giden, şirin.
  8. (en)Luscious.
  9. (en)Mellifluent.
  10. (en)Mellifluous.

hulya

  1. Hülya
  2. Kuruntu
  3. Hayal. Vehim. Olmayan bir şeyi düşünerek yaşamak. Akıldan geçen ve matmah-ı nazar olan husus.
  4. (en)Fancy.
  5. (en)Daydream.
  6. (en)Dream.

hülyalaşma

  1. Hülyalaşmak durumu.

hülyalaşmak

  1. Hülya durumuna gelmek.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

hülyalaşmahülyalaşmakhülyalaştırmahülyalaştırmakhülyalıhülyaya dalmakhülaguhülamhülashülasaHülasa etmekhübaşehübelHübl ayıracıhübuhübub
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın