gücenmek ne demek?
- Birinin beklenilmeyen bir davranışı veya sözü karşısında kırgınlık duymak, kırılmak
Kendisine uygulanan bu tavırdan ne darılmıştı ne gücenmişti.
N. Araz Resent.
To be offended.
To be angry with.
To resent.
To take offence/amiss/umbrage.
To be/feel offended.
To be offended / hurt by.
Huff.
Take exception to.
Tiff.
gücenmek yok
No offense.
gücenme
- Gücenmek işi.
Being offended.
Displeasure.
Tiff.
Umbrage.
Resentment.