gücün ne demek?

  1. Dara dar.
  2. Güçlükle, ancak, zorla.
  3. (en)Reed, any of several varieties of tall marsh grass; thin piece of wood or plastic placed on the mouthpiece of reed instruments (the air flow causes it to vibrate and create sound).

dara

  1. Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı.
  2. Bu kabın ağırlığına karşılık olarak terazinin öbür kefesine konulan ağırlık, abra.
  3. İçinde yük taşınan aracın boş durumdaki ağırlığı.
  4. Bir malın net ve brüt ağırlıkları arasındaki fark.
  5. Bk. boş ağırlık
  6. Malzemenin net kütlesini tayin etmek amacıyla tartımı alınan paket veya kabın kütlesi.
  7. Kabın kütlesini yok saymak için analitik kimyada kullanılan kütle.
  8. eski fars hükümdarlarından dokuzuncusu keykubat'ın bir ismi.
  9. Hükümdar.
  10. Tanrı adlarından.

gücün doruğunda

  1. (en)At the summit of power.

gücüne gitmek

  1. Söylenen bir sözün ya da bir davranışın başkasının onuruna dokunması veya ağır gelmesi.
  2. (en)Resent.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

gücün doruğundagücüne gitmekgücüne koşmakgücüntekingücünü artırmakgücünü aşangücünü aşargücünü aşmakgücünü azaltmagücünü azaltmakgücügücü aşangücü bir olangücü dahilindegücü gücüne
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın