göndertmek ne demek?
- Gönderme işini yaptırmak.
To have sth sent.
gönderme
- Göndermek işi, irsal.
- Sözlükçülükte bir madde başını işlerken, ilgisi dolayısıyla başka bir madde başına yollama.
- Atıf yapma işi.
- Geniş anlamıyle bir yasada, başka bir yasanın koyduğu kimi temel kurallara göre, işlem yapılmasına bağlı kalma ve o kurallara uyma.
Remand.
Transmitting.
Sending.
Forwarding.
Consignment.
Conveyance.
göndertme
- Göndertmek işi.
gönder
- Bayrak direği.
- Üvendire.
- Kayık ve yelkenli gemilere yön vermeye yarayan, ucunda metal olan ağaç sopa.
- Ucuna sancak, bayrak gibi şeyler takılan uzun sopa. 2-Elle düşman üzerine fırlatılan ucu demirli kısa mızrak.
- Her bölgede bulundurulan voynuklardan iki, üç ya da dört kişilik guruplara verilen ad.
- Tar: Seferde ordunun ve ileri gelen vezir ve diğer devlet ricalinin atlarına bakmak ve sair zamanlarda ise has ahır ve çayır hizmetlerinde kullanılmak üzere gayr-ı müslimlerden ve hasseten Bulgarlardan tertip edilmiş bir sınıf olan voynukların her mıntıkada iki, üçü ve dördü hakkında kullanılır bir tabirdir.
Pole.
Flagstick.
Flagstaff.
Shaft.