full hand ne demek?

  1. Ful

ful

  1. Taşkırangillerden, birçok türleri bulunan ağaççık ve bunun güzel kokulu beyaz çiçeği (Casmin sambac).
  2. Küçük taneli bir bakla türü.
  3. Tam, bütün, eksiksiz.
  4. İskambil oyununda benzer kâğıtların bir araya gelmesi.
  5. Büyük beyaz çiçekleri kokulu, boyu üç metreyi bulabilen bir ağaççık ve bunun beyaz, kokulu çiçeği.
  6. Bakla. Fasulye.
  7. (en)Is the name for the small-seeded fava bean, the basic culinary bean of Egypt It is the key ingredient in ful medames , a traditional bean stew served for breakfast The beans are slow-cooked until tender, mashed and then mixed with olive oil and seasonings, typically lemon juice or cumin.
  8. (en)Adjective/adverb full, complete, filled, entire, utter, perfectly or foul, dirty, impure, corrupt, stinking, guilty.
  9. (en)Adv: full, very 1, 18, 21, 32, 46.
  10. (en)Adv very [OE full].

full hardening

  1. Tam sertleşme

full house

  1. Ful, ful olma, tamamen dolu olma, kapalı gişe

hand

  1. Atın yüksekliğini ölçmede kullanılan ve 10 cm'ye eşdeğer olan ölçü birimi.
  2. Irgat, rençper
  3. El
  4. Elle vermek, uzatmak.
  5. Yakalamak.
  6. El vermek
  7. El gibi uzuv (maymun ayağı, şahin pençesi, Istakoz kıskacı)
  8. Yelkeni istinga edip sarmak
  9. Kudret, yetki, salahiyet
  10. Parmak, işe karışma

Türetilmiş Kelimeler (bis)

full hardeningfull housefull accessfull access passwordfull access rightsfull actionfull adderfullfull agefull agonistfull air conditioningfull alignedfulful olmafuladfulaj izifulaj izi incelemesihandhand and foothand and glovehand and hearthand annotationhand aroundhand backhand baggagehand boomhand brakehanhan gibihan görünüşühan hamam sahibihan kapısından teğelti atmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın