front entrance ne demek?

Ön giris

ön

Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı
Bir şeyin esas tutulan yüzünün baktığı yer, karşı
Bir kimsenin ilerisi
Yakın gelecek zaman.
Giyeceklerin genellikle göğsü örten bölümü
Önce olan, ilk.
Civar, yöre.
Benzerler arasında bakılan veya gidilen yönde olan
Bk. anteriyör
Front.

front end

Ön uç

front end collision

Önden çarpışma

entrance

Vecit haline koymak, kendinden geçirmek
Büyülemek, teshir etmek
Giriş, girme
Giriş yeri, giriş kapısı, methal
Giriş müsaadesi
Giriş ücreti, duhuliye.
Mest etmek, hayran bırakmak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

front end front end collision front end computer front end processor front front axle front bench front bencher front brake front court front cover front desk front door front drive frond fronde fronded frondosus frondozus entrance entrance and exit entrance customs barrier entrance examination entrance fee entrance hall entrance rate entrance yard entranced entranced with joy entracte entrails entrain entrained entrainment