feribe ne demek?

Kökeni: Farsça

  1. Gönül alan, aldatan.
  2. Aldanmış.

gönül

  1. Duygu, his, aşk.
  2. Heves, niyet.
  3. Kibir, gurur.
  4. Tabiat, huy.
  5. Sevgi, istek, düşünüş, anma, hatır vb. kalpte oluşan duyguların kaynağı.
  6. İstek, arzu.
  7. (Geniş anlamda) Duyguların, ruhsal kıpırdanmaların, iç çabaların taşıyıcısı.
  8. Duygu bağlılığı yetisi: duygunun bağlılık, birliktelik duyuran kavrayıcılığı.
  9. Kişiyi tanrıyla, insanla ve dünyayla içten bir ilişki içine koyan, ruhun derinliklerindeki güç.
  10. İnsanın manevi varlığının ifadesi, inancı ve hislerinin kaynağı

feribot

  1. Arabaları veya vagonları bir kıyıdan öbür kıyıya geçirmeye yarayan gemi, araba vapuru.
  2. İng. Araba vapuru.
  3. (en)Ferryboat.
  4. (en)Ferry.
  5. (en)Passage boat.
  6. (en)Car-ferry.
  7. (en)Automobile ferry.
  8. (en)Ferry-boat.
  9. (en)Ferry craft.
  10. (en)Ferry steamer.

feribot kullanan kimse

  1. (en)Ferryman.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

feribotferibot kullanan kimseferibotla taşımakferiferi devletferi fiilferi gitmekferiaferfer de lanceFer de Lancevirüsüferaferace
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın