fark gözetmek ne demek?

  1. Ayrı tutmak.

    Siz erkekler ekseriya nikâhlı kadınla nikâhsız kadınlarınız arasında bir fark gözetirsiniz.

    H. C. Yalçın
  2. Kimisini kimisinden üstün tutmak, kimisine ayrıcalık tanımak, ayrıcalıklı davranmak.
  3. (en)Discriminate, differentiate, treat differently, discriminate against smb.

ayrı

  1. Yerleri bir olmayan.
  2. Başka, başka türlü.
  3. Birbirinden farklı.
  4. Yalnız, tek başına.
  5. Irak, uzakta kalmış, atılmış, mechur, cüda.
  6. Yalnız, münferit.
  7. (en)Apart.
  8. (en)Separate.
  9. (en)Unconnected.
  10. (en)Divided.

fark gözetme

  1. (en)Discrimination, distinction.

fark gözetmeden

  1. (en)Alike.

gözetmek

  1. Korumak, bakmak, özen göstermek, himaye etmek.
  2. Önem vermek, göz önünde bulundurmak, ayrı tutmak.
  3. Kollamak, beklemek.
  4. Bir sonuca giderken bütün ayrıntı ve etkenleri dikkate almak.
  5. Kayırmak.
  6. (en)Guard.
  7. (en)Protect.
  8. (en)Oversee.
  9. (en)Study.
  10. (en)Supervise.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

fark gözetmefark gözetmedenfark gözetmemefark gözetmeyenfark gözetenfarkfark atmakfark denklemifark detektörüfark edilebilirfark edilemezfark edilirfark edilmefark edilmedenfark edilmekfarfar afieldfar and awayfar and nearfar and widegözetmekgözetmegözetmemekgözetmengözetmenlikgözetgözetıeçgözeticigözeticilikgözetilmegözegöze açıklığıgöze ağzıgöze aitgöze alarak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın