epitel hücre ne demek?

  1. Vücudun tüm yüzeyini örten, salgı bezlerinin büyük bir çoğunluğunu oluşturan ve DNA içeren hücre.

epitel bağımlı gevşetici faktör

  1. Bkz. epidermal growth factor (EGF)
  2. 53 amino asitli polipeptid.
  3. (en)Epithelial derived growth factor.

epitel doku

  1. (Yun. epi: üzerinde; thele: meme başı) Embriyonun endoderm, ektoderm ve mezoderm tabakalarından köken alan, örtü epiteli, bez epiteli, kassı epitel (miyoepitel) ya da duyu epiteli (nöroepitel) olarak sınıflandırılan, birbirine sıkıca bağlanmış hücreler ve az miktardaki hücreler arası maddeden oluşan doku.
  2. Embriyonun endoderm, ektoderm ve mezoderm katmanlarından köken alan, örtü epiteli, salgı epiteli, kassal epitel, duyu epiteli ve emilmeyi sağlayan epitel olarak sınıflandırılan, hücrelerin yan yana ve üst üste dizilmeleriyle oluşan, hücreler arası maddesi az olan ve hücre farklılaşması sonucu biçimlenen dört dokudan biri.
  3. (en)Epithelial tissue.
  4. (en)Textus epithelialis.
  5. (al)Epithelgewebe
  6. (fr)Tissu épithélial

hücre

  1. İnce bir zar içindeki protoplazma ve çekirdekten oluşmuş, bir organizmanın yapı ve görev bakımlarından en küçük birliği, göze.
  2. Küçük oda
  3. Tutukluların veya hükümlülerin yalnız olarak kapatıldıkları küçük oda
  4. Siyasi bir inançla gizli olarak çalışan bir örgütün genellikle aynı yerde çalışanlarının oluşturduğu topluluk.
  5. Göze
  6. Bir canlının tüm özelliklerini taşıyan en küçük yapı taşı.
  7. Genellikle gözle görülemeyecek kadar küçük, yarı geçirgen bir zar ile çevrili sitoplâzma kitlesinden oluşan, sitoplâzma içinde çeşitli hayalî olayları yürüten çekirdek, endoplâzmik retikulum, mitokondri, sentriol, lizozom, ribozom, gibi organeller ile mikrofilâmentler, mikrotüpçükler vb. yapılar bulunan, genetik materyali ya bir zar ile çevrili (ökaryot) ya da sitoplâzma içinde zarsız olarak yer alan (prokaryot) bir organizmanın yapı ve görev bakımından en küçük birliği.
  8. Bk. odacık
  9. Birkaç anlamı olan bir terim.1. Elektrokimyada bir tuz köprüsü ile elektriksel teması sağlanmış çözeltilere daldırılmış bir çift elektrottan ibaret bir sistem; elektrotlar dış devrede metalik iletken ile bağlıdır. 2. Spektroskopide, bir optik aletin ışık yolu üzerinde, içine numune konulan kap.
  10. Organizmanın canlılığını kendi başına sürdürebilen, bölünüp çoğalabilen ve dışarıdan aldığı maddeleri özümleyebilen en küçük birimi. Çekirdek ve sitoplazmadan oluşan hücre içerisinde canlılığını sürdürebilen organeller bulunurlarsa da bunların yaşaması hücrelerin canlılığını devam ettirmesine bağlıdır.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

epitel bağımlı gevşetici faktörepitel dokuepitel dokusuepitel kas gözeleriepitel kas hücreleriepitelepitel reseptör hücreleriepitele bağımlı gevşetici faktörepitelimsi hücreepiteliotropikepitalamikepitalamusepitaphepiepi fepibathypelagicepibatipelajik zonepiblasthücrehücre açıklamasıhücre adezyon moleküllerihücre ağzıhücre akilehücre akilihücre anüsühücre aracılı bağışıklıkhücre aracılığıyla aşırı duyarlılıkhücre aralığıhücrhücrahücrathüccabhüccachüccethücceti dafiahücceti kasıra
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın