elini uzatmak ne demek?
- Yardım etmek: Kızılay, yoksullara elini uzatır.
Reach out, thrust out one's hand, reach forth, arm.
elini ağır tumak
- Bir işi çok yavaş yapmak.
- Yaptığı işi ağırdan almak.
elini alıştırmak
- Keep one's hand in.
uzatmak
- Uzamasına sebep olmak, uzamasını sağlamak.
- Başı, kolları veya bacakları bir yere yöneltmek
- Bir şeyi vermek için birine yöneltmek
- Germek.
- Konuşmayı sürdürmek
- Vermek, göndermek.
- Süreyi artırmak, temdit etmek
- Extend.
- Prolong.
- Lengthen.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
elini ağır tumakelini alıştırmakelini arı kovanına sokmakelini atmakelini ayağını bağlamakelini ayağını oynatamayacak şekildeelini ayağını öpeyimelini belli etmekelini bırakmakelini cebine atmakelin ağzı torba değil ki büzesinelin tersielin tersiyle yapılanelin yetişebileceği uzaklıktaelinde avucunda nesi varsauzatmakuzatmauzatma ağıuzatma bağıuzatma ekiuzatma günüuzatuzatarak söylemekuzatarak telaffuz etmekuzatıuzatıcıuzauza devimuza duyumuzadevimuzadıkça uzamak