doyurmak ne demek?

  1. Açlığını gidermek

    Saatlerce karnımı doyuracak bir köy aramış, bulamamıştım.

    S. F. Abasıyanık
  2. Geçindirmek, yaşamasını sağlamak.
  3. Bir maddenin içine alabileceği kadar başka bir madde katmak.
  4. Kandırıcı, inandırıcı olmak, tatmin etmek

    Elli yıl gecikmeyle yapılan bu açıklamanın insanı doyuracak bir yanı yoktur.

    S. Birsel
  5. Para yedirmek.
  6. Doyma durumuna getirmek.
  7. (en)Feed.
  8. (en)Satisfy.
  9. (en)Satiate.
  10. (en)Saturate.
  11. (en)Sate.
  12. (en)Fill.
  13. (en)Steep.
  14. (en)Appease.
  15. (en)Content.
  16. (en)Meet.
  17. (en)Suffice.
  18. (en)To fill up.
  19. (en)To satisfy.
  20. (en)To satiate.
  21. (en)To saturate.
  22. (en)To allay sb's hunger.
  23. (en)Impregnate.
  24. (en)Quench.
  25. (en)Stay.

doyurma

  1. Doyurmak işi.
  2. Doyma yaptırma.
  3. (en)Improlificate.
  4. (en)Saturation.
  5. (fr)Saturation

doyurmamak

  1. (en)(neg. form of doyurmak) feed, satisfy, satiate, saturate, sate, fill, steep.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

doyurmadoyurmamakdoyurdoyurandoyuran buhardoyulmadoyulmakdoyulmamakdoyumdoyum akimi
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın