doruklama ne demek?

1. Doruklamak işi.
2. Tepeleme.
3. Filling (something) heaping full or brimful.
4. Heaping full, brimful.

doruklamak

1. Bir kabı tepeleme doldurmak.
2. /y/ to fill (something) heaping full or brimful.

doruklamak

1. Bir kabı tepeleme doldurmak.
2. /y/ to fill (something) heaping full or brimful.

doruk

1. Dağ, ağaç vb. yüksek şeylerin tepesi, en yüksek yeri, zirve, şahika.
2. En üstün başarı düzeyi
3. Bir dağın en yüksek yeri.
4. İktisadi konjonktürdeki genişlemenin en üst noktaya ulaşması, diğer bir ifadeyle genişlemeden tekrar daralmaya geçişi gösteren dönüş noktası. krş. dip
5. Bir işlevin belirli bir noktada, yakınlarına göre en büyük değerini aldığı nokta; işlevindorukta türevi sıfır olur.
6. Heyecan, sevinç, coşku vb. duygularda ulaşılan en üst nokta
7. Tepe, en yüksek yer, uç, zirve.
8. tepe, ağaç tepesindeki körpe filiz
9. Kibirli.
10. Summits.

Türetilmiş Kelimeler (bis)