diffuser lens ne demek?

  1. Dagitici mercek

diffuser

  1. Difüzör, yayıcı, ışŸık saçıcı, eşŸit olarak ışŸık yayan cihaz; bir hava akımının genişŸ bir alana dağŸıtılması için kullanılan cihaz; ışŸık yumuşŸatma ekranı
  2. Yayindirici

diffuse

  1. Yaymak.
  2. Karıştırmak.
  3. Dağıtmak.
  4. Nüfuz etmek.
  5. Dağınık, yayınık, difüzyona uğramış.
  6. Zaman zaman konu dışına çıkarak meseleyi uzun uzadıya anlatan.
  7. Dağıtmak, dağılmak, yayılmak; dökmek; karıştırmak; nüfuz etmek
  8. Ayrıntılı, mufassal
  9. Çok söz kullanan
  10. Geniş, yaygın, yayılmış, vâsi

lens

  1. Mercek.
  2. Gözün saydam tabakasının üzerine doğrudan uygulanan, görmeyi düzeltici mercek, kontak lens.
  3. Mercek
  4. Bk. mercek
  5. Bk. mercek (II)
  6. Göz merceği.Dgr.: anat. lens
  7. (en)Lens mercek.
  8. (en)Contact lens kontaklens.
  9. (en)In practice, the curved surfaces are usually spherical, though rarely cylindrical, or of some other figure.
  10. (en)Transparent optical device used to converge or diverge transmitted light and to form images electronic equipment that uses a magnetic or electric field in order to focus a beam of electrons biconvex transparent body situated behind the iris in the eye; it focuses light waves on the retina a channel through which something can be seen or understood; 'the writer is the lens through which history can be seen' genus of small erect or climbing herbs with pinnate leaves and small inconspicuous white flowers and small flattened pods: lentils.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

diffuserdiffusediffuse abscessdiffuse alopeciadiffuse cutaneous leishmaniasisdiffuse hydropsdiffusatediffeomorphic setsdifferdiffer fromdiffer from todiffer withlenslens antennalens aperturelens barrellens caplens capsulelens culinarislens çıkığılens diaphragmlens ektopisilenlenalena riverlenard ışınılenard ray
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın