ders ne demek?

  1. Öğretmenin öğrenciye belirli bir sürede verdiği bilgi

    Mektepten kaçmıyor, bazı derslerden zevk alıp saatlerce çalıştığım oluyordu.

    S. F. Abasıyanık
  2. Bu bilgi aktarımı için ayrılan süre.
  3. Öğrencinin öğrenmek zorunda olduğu bilgi

    Bir yakınlık kurmak için derslerini soracak oluyordu.

    N. Cumalı
  4. Bir olayın bellekte bıraktığı öğretici iz, öğüt, ibret

    En iyisi, kıyının verdiği şu ekoloji dersini uygulamak mı dersiniz?

    H. Taner
  5. Tenbih, talimat, vazife. Bir şeyi öğrenmek için muallim veya o işi iyi bilen birisinden azar azar alınan vazife.
  6. Öğrencilere bir konuyu anlatmak, bir sorunu açıklamak ya da birtakım becerileri kazandırmak için yapılan kısa süreli öğretim.
  7. Öğretim süresince ve kimi durumlarda öğretmenin yaptığı açıklamalar, küme tartışmaları ve alıştırmalar yoluyle öğrenilen şey.
  8. Belirli bir süre üzerinde çalışılan konu.
  9. Öğrencilerin, öğrenmek durumunda bulundukları bilgi, beceri ve anlayışlar.
  10. (en)Lesson, subject.
  11. (en)Lesson.
  12. (en)Lecture.
  13. (en)Class.
  14. (en)Morals.
  15. (en)Subject.
  16. (en)Object lesson.
  17. (en)Example.
  18. (en)Teaching.
  19. (en)Training.
  20. (en)Period.
  21. (en)Course.
  22. (en)Warning.
  23. (en)One in the eye.

ders alabilir miyim

  1. (en)Can i take lessons

ders almak

  1. Bir konu üzerinde bir öğrenci yetkili bir kimseden bilgi edinmek.
  2. Herhangi bir olaydan kendisine ibret (tecrübe) çıkarmak, deneyim kazanmak.
  3. (en)Learn a lesson, take lessons from smb., hold up as an example.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ders alabilir miyimders almakders anlatmaders anlatmakders araç gereçleriders asmakders başıders başı etmekders cetveliders çalışmakderder akapder demezder encodedder hatır
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın