değmek ne demek?

  1. Aralık kalmayıncaya kadar birbirine yaklaşmak, dokunmak, temas etmek

    Kapıdan bir an birbirimize değerek girdik.

    Y. Z. Ortaç
  2. Ulaşmak, erişmek.
  3. İstenilen yere düşmek, rast gelmek, isabet etmek.
  4. Değerinde olmak

    Benim ömrümün üç günü üç yüz bin liraya değer.

    H. Taner
  5. Karşılık olmak.
  6. Zevk veren şeyler hoşa gitmek.
  7. Herhangi bir nitelikte olmak.
  8. Eş değerde olmak.
  9. Bk. bağlantı kurmak
  10. (en)Touch.
  11. (en)Kiss.
  12. (en)Bear.
  13. (en)Merit.
  14. (en)Brush.
  15. (en)Worth.
  16. (en)Be worthy of.
  17. (en)Pay off.
  18. (en)Meet.
  19. (en)Contact.

değme

  1. Her, herhangi bir, gelişigüzel, rastgele
  2. Seçkin, seçme.
  3. Değmek işi, temas.
  4. Bir ya da birçok elektrik çevrimini bütünlemek için düzenlenmiş özel ulama yeri.
  5. Bir ya da birçok elektrik çevrimini bütünlemek için düzenlenmiş özel ulama yeri.
  6. Bir elektrik çevrimini bütünlemek için iki çevrim öğesinin birleşmesi.
  7. (en)Every.
  8. (en)Touch.
  9. (en)Contact.
  10. (al)Berührung

değme açısı

  1. Sıvı ile katının değdiği yerde, sıvı yüzeyi ile katınınki arasındaki açı.
  2. Sıvı ile katının değdiği yerde, sıvı yüzeyi ile katınınki arasındaki açı.
  3. (en)Angle of contacf.
  4. (al)Berührungswinkel
  5. (fr)Angle de contact

Türetilmiş Kelimeler (bis)

değmedeğme açısıdeğme başkalaşımıdeğme erkilideğme katalizideğdirişdeğdirmedeğdirmekdeğeçdeğer
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın