dağıt ne demek?

  1. Emin.
  2. (en)[dağıtmak] deal, deal out, distribute, hand out, deliver, dispense, dissolve, decompose, crack-up, scatter, disband, disperse, diffuse, bestrew, demount, deploy, disject, disjoint, dismantle, dispel, disrupt, dissipate, divert, dot, drown, fling off, issue.

dağıtan

  1. (en)Spreading, distributive, divisive.

dağıtıcı

  1. Mektup, gazete vb. şeyleri dolaşarak dağıtan kimse, müvezzi.
  2. Motorlarda yüksek gerilimli akımı çalışma sırasına göre bujilere yayıp gönderen aygıt, distribütör.
  3. Dağınık ışık kaynağı olarak kullanılan 750 W gücünde, dördül biçimde, içi beyaza boyanmış maden bir kutudan oluşan ışıtaç.
  4. Bk. dağıtım kutusu
  5. Ateşleme sargısından gelen yüksek gerilimi, ateşleme sırasına göre ateşliklere dağıtan, aynı zamanda kesme ve öndeleme düzeneklerini de içeren aygıt.
  6. Belli miktarda sıvının çok sayıdaki tüplere eşit hacimlerde dağıtımını sağlayan alet, dispensır.
  7. Bk. ayırıcı
  8. (en)Dispenser.
  9. (en)Dispersive.
  10. (en)Distributor.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

dağıtandağıtıcıdağıtıcı aletdağıtıcı fazdağıtıcı firmadağıtıcı ışıldakdağıtıcı kapağıdağıtıcı katotdağıtıcı kısımdağıtıcı kıskacıdağıldağılabilirdağılabilirlikdağılandağılan faz
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın