carburetor floating device ne demek?

  1. Şamandıra

şamandıra

  1. Halkalarına tekne bağlamak için limanda demirlenmiş olan, içi boş, her yanı kapalı, çoğunlukla metalden yapılan fıçı vb., yüzer top.
  2. Denizde yol göstermeye, bir tehlikeyi veya geçiş yolunu haber vermeye yarayan yüzer cisim.
  3. Kapama düzenini sağlayan, metal veya plastikten yapılmış, suda yüzen top.
  4. Kandilde fitili tutmak için yağda yüzen telli mantar düzeni.
  5. Bk. yüzeç
  6. (en)Buoy.
  7. (en)Float.
  8. (en)Ballcock.
  9. (en)Toilet float.
  10. (en)Floater.

carburetor

  1. [carburetor (Amer.) ] karbüratör
  2. Karbüratör

carburet

  1. Karbon ile birleştirmek
  2. Karbonlamak
  3. Karbon ile doldurmak

floating

  1. Yer değiştiren, mobil
  2. Gezici, sabit olmayan, seyyar
  3. Yüzen, yüzer
  4. Bağlı olmayan
  5. Dalgalanan
  6. Değişen

device

  1. Cihaz, makine
  2. Bkz. desise
  3. Eğilim, istek
  4. Cihaz, aygıt, alet
  5. İcat
  6. Tertip, hile, oyun
  7. Resim, işaret

Türetilmiş Kelimeler (bis)

carburetorcarburetcarburetedcarburetercarburettedcarburancarburatecarburationcarburator flangecarburator fuel filterfloatingfloating assetsfloating bridgefloating capitalfloating car datafloating chargefloating cranefloating currency symbolfloating debtfloating debtsfloatfloat a banfloat bridgefloat chamberfloat charge
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın