birincil çökelti ne demek?
- Birincil çökelme sonucu oluşan çökelti.
Primary precipitate.
birincil çökelme
- Bir katılaşma yada dönüşümde, beliren ilk ya da ana çökelme.
Primary precipitation.
birincil
- Sırada, önemde ilk yeri alan.
- Temel olarak alınan, ana, temel, esas, asli.
- Ilk, en yalın, en önemli olay , biçim ya da küme. Örn. karmaşık tepkimeler dizgesindeki en önemli ya da en hızlı tepkime.
Primary esas.
Primary.
çökelti
- Çökelme sonunda bir sıvının dibine çöken katı madde, tortu, toput.
- Bkz. çökelek.
- Çözünebilir antijenle antikorun birleşmesi sonucu büyük molekül ağırlıkta komplekslerin oluşumuna bağlı olarak oluşan çökelti, presipitin.
- Kimyasal reaksiyonun çözünmeyen ürünü, presipitat.
- Bir örneğin santrifüjden sonra dipteki çöken kısmı, presipitat.
Dregs.
Precipitate.
Sediment.
Detritus.
Refuse parts.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
birincil çökelmebirincilbirincil adsorplama tabakasıbirincil ağızlılarbirincil akantozis nigrikansbirincil aktif taşınımbirincil alanbirincil aldosteronizmbirincil alkil halojenürbirincil alkolbirincil aminbirincibirinci ağırlıkbirinci alanbirinci alkolbirinci aoristçökeltiçökelti biçimlenimiçökelti dağılımıçökelti fazıçökelti sınırıçökeltici maddeçökeltilerçökeltilmiş buzultaşlarçökelçökelekçökelekliçökelerekçökelgeçökebilirçökek