bataklık ne demek?

  1. Çok derin olmayan sularla örtülü batak bölge

    Bataklıklarda birçok hayvan yığıldı kaldı.

    Ö. Seyfettin

    Stadyuma, mekteplere yakın, onların burnu dibinde olan bu dere, hakikatte bir bataklıktır.

    N. Hikmet
  2. Uygunsuz ve kötü, ahlak dışı durum

    Bizler kendisini bu bataklıktan kurtarmak için fazlasını bile yaptık.

    E. İ. Benice
  3. Daha çok göl kıyılarında, akıntısı yetersiz , alçak ve düz ovalarda görülen, belli bir çanağı olmayan durgun, sığ, üzeri yoğun sazlarla kaplı su birikintisi.
  4. Yoğun ötrofikasyon sonucu sığ su alanlarının zengin organik maddelerle kaplanması, azmak.
  5. (en)Boggy.
  6. (en)Swampy.
  7. (en)Quicksand.
  8. (en)Marsh.
  9. (en)Quagmire.
  10. (en)Quag.
  11. (en)Everglade.
  12. (en)Morass.
  13. (en)Moss.
  14. (en)Sink.
  15. (en)Slough.
  16. (en)Swamp.
  17. (en)Flat.
  18. (en)Marshy.
  19. (en)Ooze.
  20. (en)Guagmire.
  21. (en)Moor.
  22. (fr)Marais

bataklık arazi

  1. (en)Slew.

bataklık arazide oturan kimse

  1. (en)Bogtrotter.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

bataklık arazibataklık arazide oturan kimsebataklık ardıcıbataklık ateşibataklık atkuyruğubataklık baştankarasıbataklık baykuşubataklık bölgebataklık çamıbataklık çamurubataklıbataklığa aitbataklığa batırmakbataklığa gömülmekbataklığa saplanmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın