bükülme noktası ne demek?
 Inflection point. Inflection point.
inflection
- Çekim, çekim eki
- Sesin yükselip alçalması
- Bükülme, eğilme, eğrilik
- Ses tonunun değişmesi
- Eğilme, kıvrılma
bükülme noktasi
 Inflection point Inflection point
bükülme
- Bükülmek işi.
- Bir çubuğun, ışığın yay biçiminde eğilmesi, yol değiştirmesi. bk. ışıkbükülmesi.
 Contortion. Contortion.
 Torsion. Torsion.
 Twist. Twist.
 Bend. Bend.
 Curvature. Curvature.
 Convolution. Convolution.
 Distortion. Distortion.
 Flexion. Flexion.
nokta
- Çok küçük boyutlarda işaret, benek.
- Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret.
- Yer
- Konu, konu ile ilgili önemli bölüm
- Nöbetçi bulunan yer.
- Nöbetçi, gözcü, bekçi
- Sınır, derece, radde.
- Cümlenin bittiğini anlatmak için sonuna konulan, küçük benek biçimindeki noktalama işareti (.).
- Uzambilgisinde tanımsız öğelerden biri.
- Belirli bir uzayın koyutlarını gerçekleyen öğelerden her biri.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
bükülme noktasibükülmebükülme esnekliğibükülme hareketini yaptıran kasbükülmekbükülmeli taklabükülmemekbükülmemiş ipekbükülmezbükülmez kuzu hastalığıbükülbükülebilirbükülebilirlikbükülenbükülgennoktası noktasınanoktasına virgülüne dokunmadannoktasıznoktasız virgülsüznoktasız yazınoktasalnoktasal fonksiyonnoktasal kafesnoktasal kestirimnoktasal kirliliknoktanokta apartmannokta atışınokta bagnokta boyutu
