abad ne demek?

Kökeni: farsça

  1. Sonsuz gelecek zamanlar.
  2. Köleler. (Osmanlıca'da yazılışı: a'bad)
  3. Ovalık yerler.
  4. Şen, bayındır.
  5. Ebedler.

sonsuz

  1. Sonu olmayan, hiç bitmeyen, ebedî
  2. Ölçülemeyecek kadar çok veya büyük olan.
  3. Sonu ve sınırı olmayan şey.
  4. Sonu, sınırı olmayan, çok
  5. Sonu olmayan, her niceliği aşabilen değişken (nicelik).
  6. Sonu düşünülemeyen, sınırları tasarımlanamayan.
  7. (Matematikte), Verilmiş olan her büyüklükten daha büyük olan.
  8. Alıcı merceğine göre çok uzakta bulunan noktaların durumu. (Böyle bir noktadan gelen ışınlar birbirine koşut sayılır.sonsuz, fotoğraf aygıtlarında ( oo) ile gösterilir).
  9. sonsuzluk.
  10. Sonu olmayan

abadan

  1. Desteksiz atan.
  2. Yünlü ya da pamuklu bir tür dokuma.
  3. Zengin, bayındır.
  4. Mamur, şen. İmar edilmiş.
  5. (en)Flourishing.

abadana

  1. Eski İran hükümdarlarının taht salonlarının bulunduğu saraylar.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

abadanabadanaabadanlıkabaddonabadeabadıabadiabadie belirtisiabadies signabadileabaaba altında er yataraba altından sopa göstermekaba clothaba dervişin kebe çobanın
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın