ağır yürüyüş ne demek?
Measured walk.
measured
- Ağır
- Ölçülü
ağır yürümek
Plod, go at a walk.
ağır
- Yavaş
- Yoğun
- Fiziksel nedenlerden dolayı güç işiten (kulak)
- Değeri çok olan, gösterişli
- Keskin, boğucu (koku)
- Kısık, alçak
- Yavaş bir biçimde
- Sindirimi zor (yiyecek)
- Ağır sıklet
- Tartıda çok çeken, hafif karşıtı.
yürüyüş
- Yürüme işi veya biçimi.
- Spor amacıyla yapılan yürüme.
- Bir olayı protesto etmek, bir konuya dikkati çekmek amacıyla topluca yürüme.
- Birliklerin bir yerden başka bir yere gitmesi.
- Bir ayak yerden kalkarken öteki ile öne basma kuralına bağlı olarak belli bir uzaklığa yürüyerek ulaşma.
- Bu yolla, belli bir uzaklığa en kısa sürede yürüyerek ulaşmak amacıyla yapılan yarış.
Gressorial.
Gait.
Hike.
Pace.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ağır yürümekağırağır açınıkağır adımlarla yürümekağır adi yürüyüşağır ağırağır ağır demeli, çabuk çabuk yemeliağır ağır gezinmekağır ağır gitmekağır ağır konuşmaağır ağır oturmakağıağı ağacıağı bakısıağı balıkçılığıağı çiçeğiyürüyüşyürüyüş ayakkabılarıyürüyüş emriyürüyüş hızıyürüyüş koluyürüyüş komitesiyürüyüş kuruluyürüyüş maratonuyürüyüş yapmakyürüyüş yapmak ister misinizyürüyücü kuşlaryürüyüp gitmekyürüyebilenyürüyememeyürüyemeyenyürüyenyürüyen ağırlıklar