açık kapı bırakma ne demek?
- Bir iş ya da işlemin gelecekte sürüp gidebilmesi için bir olanak bırakma.
Leave a margin.
Laisser une marge
açık kapı bırakmak
- Gereğinde, bir konuya yeniden dönebilme imkânı bırakmak, kesip atmamak.
açık
- Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı
- Engelsiz.
- Örtüsüz, çıplak.
- Boş.
- Görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal.
- Aralığı çok.
- Çalışır durumda olan
- Kolay anlaşılır, vazıh
- Hiçbir perdeye basılmaksızın tellerin açık bırakıldığı veya tüm tellerin herhangi bir perdeden tek parmakla kapatıldığı durumlarda bile sık kullanılan akorların elde edilebildiği akortlama biçimi.
- Gelirin gideri karşılamaması durumu.
kapı
- Osmanlı Devleti'nde resmi görev yeri
- Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı.
- Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat
- Devlet dairesi.
- Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân
- Tavla oyununda iki pul üst üste getirilerek karşı oyuncunun o haneyi kullanmasına engel olunan yer.
- Gidere yol açan gereksinim.
- Ev gezmesi için gidilen yer.
Door.
Portal.
bırakma
- Salıverme, terk.
- Bırakmak işi.
Cession.
Dismissal.
Abelienate.
Abandonment.
Quitting.
Unleashing.
Bequest.
Allowance.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
açık kapı bırakmakaçıkaçık açıkaçık açık söylemekaçık açınıkaçık adaçık adresaçık ağılaçık ağız aç kalmazaçık ağızlıaçık aktarımaçıaçı karşı açıaçı çekimiaçı fonksiyonuaçı freze bıçağıkapıkapı açmakkapı adresikapı ağasıkapı ağzıkapı almakkapı anahtarıkapı aralamakkapı aralığıkapı aramakkapkap birleştirmekap burnukap dokumacı kuşukap dolusu