övünç ne demek?

  1. Övünme, kıvanç, iftihar.

    Bütün oba sevdalıları korumanın sevinci, övüncü içindeydi.

    Y. Kemal
  2. Övünülecek kişi.
  3. Mefharet.
  4. Övünmeye sebep olan kimse.
  5. (en)Feeling of pride.

övünç çizelgesi

  1. Bir okulda davranışları ve derslerindeki başarıları ile dikkat çeken seçkin öğrencilerin adlarının yazıldığı çizelge, iftihar listesi.
  2. Bir okulda ulusçu ve insanca davranışları, derslerindeki başarıları ile dikkat çeken seçkin öğrencilerin adlarının yazıldığı çizelge.
  3. (en)Honor roll.

övünç duymak

  1. Iftihar etmek, kıvanmak: “Sevgili eşini kaçırarak almış olmaktan büyük övünç duyardı.” -H. Taner.
  2. (en)Pride oneself, boast.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

övünç çizelgesiövünç duymakövünç kaynağıövünövünceövücüövücü olmayanövücülükövülenövülme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın