zorlanmak ne demek?

  1. Zorlama işi yapılmak

    Hiç kimse sendikaya üye olmaya ... zorlanamaz.

    Anayasa
  2. (en)Eat crow.
  3. (en)Slog.
  4. (en)Slog away.
  5. (en)Slog on.
  6. (en)Sweat.
  7. (en)Strain.
  8. (en)To be forced.
  9. (en)To force oneself.
  10. (en)To be roughly handled.
  11. (en)To be forced, constrained, compelled.
  12. (en)To be coerced.
  13. (en)To be forced open.
  14. (en)To be broken open.
  15. (en)To be hard pressed.

zorlama

  1. Özellikle oynaklarda ara keseciklerinin fıtığı olarak beliren, bir organın zorlanmış olmasıyla ortaya çıkan aksaklık veya bozukluk.
  2. Zorlanarak sağlanan, cebrî
  3. Zorlamak işi, zecir
  4. Bir nesneye etkiyen yamrultucu kuvvet.
  5. Tanıklık yapmak, andiçmek ve bunlar gibi yargılıkça bir kimseye verilen ve o kişi tarafından yapmaktan kaçınılan ve yargılama ile ilgili olan görevlerin, yasada yazılı yöntemlerle zorla yaptırılması.
  6. (en)Stress.
  7. (en)Compulsion, constraint.
  8. (en)Arm-twisting.
  9. (en)Coaction.
  10. (en)Coercion.

zorlanma

  1. Zorlanmak işi.
  2. Uygulanan bir kuvvet etkisi ile yamrulmaya uğrayan bir nesnenin boyutsal değişiminin doğal boyutuna oranı.
  3. Uygulanan bir kuvvet etkisi ile yamrulmaya uğrayan bir nesnenin boyutsal değişiminin doğal boyutuna oranı.
  4. (en)Strain.
  5. (al)Beanspruchung
  6. (fr)Effort

zorlanma ölçeri

  1. Ölçerin sorunları ile birlikte giden koşulların, deneği önemli coşkusal gerilimler içine düşürdüğü bir ölçer. (Sorunlar çoğu zaman başarılamaz niteliktedir.)

Türetilmiş Kelimeler (bis)

zorlanmazorlanma ölçerizorlanmadan geçmekzorlanmamakzorlanmışzorlanarakzorlanımzorlanımlı kişizorlanımlıkzorlanışzorlazorla açan kimsezorla alacağını istemekzorla alan kimsezorla alarak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın