yıldırımlı ne demek?

  1. Yıldırım oluşan, yıldırım düşen (hava)

    Üzerimize çöken şimşekli, yıldırımlı havanın bana verdiği helecanı yeniden duyuyorum.

    Y. K. Karaosmanoğlu

yıldırımlık

  1. Yıldırımsavar.
  2. Bir ucu toprağa gömülü, öteki ucu bir yapının tepesine dikili, bir iletken çubuğa bağlı olan, bulutların yükünü çekip yere akıtarak çevreyi koruyan iletken.
  3. Bir ucu toprağa gömülü, öteki ucu bir yapının tepesine dikili, bir iletken çubuğa bağlı olan, bulutların yükünü çekip yere akıtarak çevreyi koruyan iletken.
  4. (en)Lightning conductor.
  5. (al)Blitzabteiter
  6. (fr)Paratonnerre

yıldırımla vurulmuşa dönmek

  1. Apansız kötü bir durum karşısında kalıp ne yapacağını bilememek.
  2. (en)To be thunderstruck.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yıldırımlıkyıldırımla vurulmuşa dönmekyıldırımları üstüne çekmekyıldırımyıldırım aşkıyıldırım çarpmışyıldırım etkisiyıldırım figürleriyıldırıyıldırıcıyıldırılmayıldırılmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın