windblown ne demek?
- Rüzgâr ile savrulmuş
- Rüzgâr etkisiyle meyilli büyumüş (ağaç)
- Kakül şeklindeki.
- Rüzgardan savrulmuş, rüzgardan dağılmış, rüzgardan eğilmiş, kakul şeklinde kesilmiş
rüzgar
- Yel.
- Havanın yer değiştirmesinden oluşan esinti, yel, bad.
- Havayuvarında ayrımlı basınç altındaki yöreler arasında oluşan, yatay yönde, esiş yönü, süresi ve biçimleriyle ayrımlı hava devinimi.
- Zaman, devir.
- Dünya, alem
- T. Yel.
- Talih
- Zaman, devir, hengam, vakit. (Osmanlıca'da yazılışı: rüzgâr)
Wind, breeze, blow, flatus.
Wind.
windbag
- Dili
- Geveze, çenesi düşük kimse, farfara, çalçene, dillidüdük
windbaggery
- Boş laf