ventouse ne demek?

1. Hacamat
2. Çekmen
3. Bkz. vantuz

hacamat

1. Vücudun herhangi bir yerini hafifçe çizip üzerine boynuz, bardak veya şişe oturtarak kan alma.
2. Hafif yaralama.
3. Vücudun herhangi bir yerinden kan alma.
4. Cupping.
5. Stabbing.
6. Knifing.
7. Blood letting.
8. Leech.
9. Phlebotomy, blood letting, venepuncture, venesection, venipuncture venisection, venotomy.

vantuz

1. Deri üzerine yapıştırılarak çekip emmeye yarayan şişe vb. alet, çekmen.
2. Bk. çekmen
3. Çekmen.
4. Çekmen.
5. Cupping glass.
6. Sucker.
7. Cupping-glass.
8. Rubber suction cup.

vento

1. Bumbaları ve mataforaları bir taraftan diğer tarafa dirisa edebilmek ve sabit tutabilmek için cundalarından alınan halatlar. Bu halatlar gerekirse palangalara da bağlanır.

vent

1. Havalandırmak, hava almaya çıkmak
2. İrinin dışarı aktığı delik
3. Delik açmak, çıkarmak
4. Delik
5. Menfez, ağız, açma
6. Nefeslik
7. Açığa vurmak, belli etmek

Türetilmiş Kelimeler (bis)