tutarsız ne demek?

  1. Tutarlı olmayan, aralarında çelişki bulunan, insicamsız

    Tutarsız her olayı, her davranışı alaturkadır diyerek Doğu'ya yükledik.

    Necati Cumalı
  2. Düşünmede mantık eksikliği.
  3. Davranışlarında kendi kendisiyle uyum kurmayan (insan).
  4. İki önerme arasındaki bağlantıda ikinci birincinin sonucu gibi gösterilir, oysa gerçekte birinciden böyle bir sonuç çıkarılamaz.
  5. (en)Incoherent.
  6. (en)Inconsistent.
  7. (en)Contradictious.
  8. (en)Inconsequent.
  9. (en)Inconsequential.
  10. (en)Double-minded.
  11. (en)Abrupt.
  12. (en)Choppy.
  13. (en)Conflicting.
  14. (en)Contradictory.
  15. (en)Desultory.
  16. (en)Disconnected.
  17. (en)Discursive.
  18. (en)Disjointed.
  19. (en)Precarious.
  20. (en)Rambling.
  21. (en)Unconnected.
  22. (en)As thin as a wafer.
  23. (en)Wafer-thin.
  24. (fr)Inconséquent

tutarsız formül

  1. Mantıkta, her yorum altında yanlış olan formül, çelişki, mantıksal yanlış formül.

tutarsız kestirici

  1. (Kuramsal istatistik) Örneklem büyüklüğü arttıkça evrendeğere yakınsamayan kestirici.
  2. (en)Inconsistent estimator.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tutarsız formültutarsız kestiricitutarsız önermetutarsız önerme kümesitutarsız ve anlaşılmaz konuşmaktutarsızcatutarsızlaşmatutarsızlaşmaktutarsızlıktutartutar para birimitutar yeri kalmamaktutaraktutaraklı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın