trailblazing ne demek?
- Öncü olma, kendilerinin öncü olduklarını düşünen insanların hareketleri veya fikirleri, bir yolun kaplanması, bilinmeyen bölgeleri keşfetme, izcilik
 
trailblazer
- Yol açan kimse
 - Öncü.
 - Öncü, yol açan kimse
 
trail
- Sürüklemek, arkası sıra yerde sürüklemek
 - Izlemek
 - Geriden izlemek, geri kalmak
 - Ayakla çiğneyerek yol yapmak
 - Sürünmek
 - Sürüklenmek
 - Iz bırakmak, peşinde bırakmak
 - Bitki gibi yerde uzamak
 - Izleyerek avlamak
 - Iz
 
