that is not the point ne demek?

  1. Konu bu değŸil, konunun özü bu değŸil, esas mesele bu değŸil, meselenenin kalbi/özü bu değŸil, dip nokta bu değŸil, bu marjinal bir nokta

that is not the case

  1. Durum bu değŸil, konu bu değŸil, olanlar bu değŸil, olmuşŸ olan bu değŸil

that

  1. Bağlaç ki, diye
  2. Şu, o, ki, diye

is

  1. Dumanın değdiği yerde bıraktığı kara leke
  2. Yakıtın tam yanmamasından oluşan, dumanla yükselen kömürleşmiş tanecikler.
  3. Sürme (II).
  4. Yanma odalarında ya da ateşliklerin üstünde, yakıtın yanması sonucu biriken kurum.
  5. Bkz. sürme
  6. (en)Soot.
  7. (en)Black.
  8. (en)Smut.
  9. (en)Lampblack.
  10. (en)Stands for Information System.

not

  1. Bir şeyi hatırlamak için yazılan kısa yazı
  2. Okullarda öğrencinin dersle ilgili bilgi ve beceri düzeyini göstermek üzere öğretmenlerce verilen sayı, derece.
  3. Bir şeyin niteliği üzerine edinilen kanı.
  4. Bk. yazıntı
  5. Safhaları ve soruşturma aşamalarının kaydedilmesi suretiyle, hem kolluğun yaptığı faaliyetlerin mahkeme safhasında ispatlanmasını hem de aradan uzun zaman geçse bile en ufak ayrıntıların hatırlanmasını sağlayan bir doküman.
  6. Okullarda öğretmenlerce her öğrencinin başarısı üzerinde edinilen kanıyı, varılan yargıyı gösteren değer.
  7. (en)Mark, degree.
  8. (en)Grade.
  9. (en)Note.
  10. (en)Mark.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

that is not the casethatthat beats cockfightingthat beats everytingthat beats methat being sothat cat wont jumpthat does itthat drives me nutsthat in itselfthat istha sackthaithai boxingthai citizenthailandisis a cash discount possibleis adamlariis an all day tour available hereis an installment purchase possibleis anyone hurtis bölgesiis breakfast includedis cetveliis dosyasiii 0i accepti adore youi agree
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın