tekaüt ikramiyesi ne demek?
- Emekli ikramiyesi.
emekli
- Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli.
- Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan (kimse)
 Retired. Retired.
 Retiring. Retiring.
 Superannuated. Superannuated.
 Pensioner. Pensioner.
 Old age pensioner. Old age pensioner.
 Pensioned. Pensioned.
 Pensionary. Pensionary.
 Supperannuated. Supperannuated.
tekaüt
- Emekliye ayrılma.
- Emekli
 Colloq. Colloq.
 Retired. Retired.
 Retired person. Retired person.
 Tekaüt etmek to retire (someone). Tekaüt etmek to retire (someone).
 Tekaüt maaşı retirement pay, pension. Tekaüt maaşı retirement pay, pension.
 Tekaüt olmak: to retire. Tekaüt olmak: to retire.
 Retirement from work. Retirement from work.
 Retirement, being retired. Retirement, being retired.
tekaüt fonu
- Bk. emekli karşılığı
ikramiye
- Bir yerde çalışan kimselere genellikle kazançtan dağıtılan veya iyi çalıştıkları için verilen aylık dışı para.
- Piyangoda bir kimseye çıkan para veya nesne.
- Yasa veya sözleşmeye bağlı olarak çalışanlara, ücretlerine ek olarak yapılan ödemeler.
- İşteki başarım, doğum, evlenme, bayram, yılbaşı, işletmenin kuruluş yıldönümü gibi nedenlerle normal ücrete ek olarak işveren tarafından işçilere yapılan ödeme.
- Bk. özence
- Hürmet ve mükafat için verilen para veya hediye.
 Bonus, premium. Bonus, premium.
 Bonus. Bonus.
 Prize. Prize.
 Premium. Premium.
