tatsız ne demek?

  1. Tadı iyi olmayan, lezzetsiz.
  2. Hoşa gitmeyen bir biçimde

    Her şey, herkes boş, abes, çirkin, münasebetsiz, tatsız görünür.

    A. Ş. Hisar
  3. Hoşa gitmeyen, can sıkan

    O akşamki tatsız olaya benim de canım sıkıldı.

    Ç. Altan
  4. Sohbeti hoş olmayan veya geçimsizlik çıkaran (kimse).
  5. (en)Arid.
  6. (en)Bleak.
  7. (en)Disagreeable.
  8. (en)Dusty.
  9. (en)Grisly.
  10. (en)Hard.
  11. (en)Hateful.
  12. (en)Hellish.
  13. (en)Insipid.
  14. (en)Prosaic.
  15. (en)Tame.
  16. (en)Tasteless.
  17. (en)Ugly.
  18. (en)Unenviable.
  19. (en)Unpleasant.
  20. (en)Rapid.
  21. (en)Not sweet enough to the taste.
  22. (en)Unsweet.
  23. (en)Boring.
  24. (en)Dreary.
  25. (en)Flat.
  26. (en)Flat footed.
  27. (en)Horrid.
  28. (en)Objectionable.
  29. (en)Prosy.
  30. (en)Raucous.
  31. (en)Seamy.
  32. (en)In bad style.
  33. (en)Terrible.
  34. (en)Uncongenial.
  35. (en)Undesirable.
  36. (en)Unedifying.
  37. (en)Distasteful.

tatsız aşa su neylesin, akılsız başa söz neylesin

  1. Işe yaramayan nesneyi küçük çabalarla bir şeye benzetmek boş olduğu gibi aptal kişiyi de sözle akıllandırmak imkânsızdır.

tatsız durum

  1. (en)Predicament.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tatsız aşa su neylesin, akılsız başa söz neylesintatsız durumtatsız günlertatsız tuzsuztatsız tuzsuzluktatsız yemektatsızlaşmatatsızlaşmaktatsızlaştırmaktatsızlıktatsaltattat almatat alma cisimciğitat alma duyusutat alma organı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın