tünemek ne demek?
- Kuşlar, kanatlı evcil hayvanlar, uyumak için bir dala veya sırığa konmak
Bir sene evvel kargaların tünediği çınara, şimdi bir bülbül konmuş ötüyordu.
Ö. Seyfettin - Tabure, yüksekçe iskemle vb. üzerine oturmak
Athena, gidip taburelerden birine tünedi.
A. İlhan Perch.
Roost.
To perch.
To roost.
tüneme
- Tünemek işi.
tünememek
(neg. form of tünemek) perch, roost, sit, settle.