strangulate ne demek?
- Sıkmak
- Boğmak
- Dolaşımı engellemek
- Düğümlemek (bağırsak)
sıkmak
- Çevresine sarılarak veya bir şey sararak çepeçevre basınç altına almak
- Bir şeyin suyunu, yağını, sıvı kısmını basınçla çıkarıp akıtmak.
- Dar gelmek
- Basınçlı bir araçla fışkırtmak, püskürtmek.
- Silahla ateş etmek
- Baskı altına almak, üzmek, bunaltmak, zorlamak.
- Sıkıntı vermek
- Yalan söylemek.
Hold tight.
Grip.
strangulated
- Boğulmuş, sıkışmış
- Kendisine gelen kan akımı duracak biçimde sıkışmış
strangulated hernia
- Düğümlü fıtık
- Strangülasyon gösteren fıtık
- Boğulmuş fıtık