siftah etmek ne demek?
- Sabahleyin ilk alışverişi yapmak.
Bu vakit kim gelecek? Her günkü gibi siftahı sen ediyorsun?
E. E. Talu - Bir şeyi ilk kez yapmak.
- To make the first sale of the day.
siftah ettirmek
- Handsel
siftah
- İlk alışveriş
- İlk kez olarak.
- First sale.
- For the first time.
- First sale of the day.
- Handsel.
- Handsell.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.